17 Ocak 2010 Pazar

ANKARADAN İŞÇİ EYLEMİ MANZARALARI




ANKARADAN İŞÇİ EYLEMİ
Bugün sabah Ankara'ya iner inmez faaliyete başladım. Tren garına indiğimde sendikalar toplanmaya başlamışlardı. Trenden inmemle beraber fotoğraf makinamı çıkarmam bir oldu.
Gerçekten de Türk-İş in dediği kadar vardı. Türkiyenin her yerinden kadını - erkeyi , yaşlısı - genci , Türkü - Kürt'ü tek yumruk , tek bir amaç için toplanmışlardı. Bende kendimi eylemin akışına bıraktım. Bu safhada hep görmek istediğim sahneyi gördüm ; sadece insandık. Yaklaşık yüzbine yakın insan vardı , herkes tek ses tek yürekti.
İstanbul itfaiye sininin özelleştirilmesi sonucu 31 Aralıkta işsiz kalan itfaiyeciler, tekel işcileri en önü çekmek üzere yürüyüş kolunu oluşturdu konvoy. Tandoğan tren istasyonundan , sıhhiyede eylemin yapılacağı meydana yürüyerek ilerledik.
Bu topluluğun içinde devlet tarafından bir zarar görmemiş insanlarda vardı , fakat "bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mantığı güdmeden orada toplanmışlardı. Biliyorlardı ki ; bugün olmasa da bir gün sıra mutlaka onlarada gelecekti.
İnsanlar meydana toplandıktan sonra , tekel işçileri adına, itfaiyeciler adına ve şeker fabrikası çalışanları adına sözcüler konuşmalarını yaptı. Arkasından Onur Akın ufak bir konser verdi. Tabi mekanın değişmez isimleri ; Kaldıraç, TKP ve bunun gibi birkaç parti daha meydanlardaydı.Benim en ilgimi çeken Anarşistler grubuydu. Konuşmaların bitiminde sağnak yağmur altında saat 13:45 gibi işçiler dağilmaya başladı. Tekel işçileri Türk-İş in önünde kurulan grev çadırlarına gittiler.
Her zaman olduğu gibi bu topluluğu kendi amaçları için kullanmaya çalışanlar oldu fakat işçiler oldukça soğuk kanlıydı. Bu yönleriyle onları çok taktir ettim. 34 gündür süren bu onurlu mücadelelerini 5 dakikalık bir kışkırtmaya harcamamaları , akıllıca davranmaları ne kadar önemli bir kulvarda doğru bir şeklide ilerlediklerinin bariz bir örneğidir.
Tekel işcileri Oturdukları çadırda bu gece 24 itibariyle 3 günlük bir açlık grevine başlıyorlar. Üçüncü günün sonunda bir sonuç alamazlarsa, Sonuca ulaşana kadar ölüm orucuna başlayacaklar. Umarım yakın zamanda isteklerine ulaşırlarda bunların hiçbirine bir neden kalmaz. Burada yaptıkları iş çok zor. Gündüz 4 , gece eksilere inen hava muhalefetinde mücadele ediyorlar, etraftan topladıkları ve mağazaların bıraktıkları ayakkabı kutularını yakıp ısınmaya çalışıyorlar. Artık Türkiyeyi ve koyun gibi yaşıyan insanları uyandırmalıdır. bu bir toplumsal uyanıştır. Sonuna kadar onların yanındayım. Sizide onları desteklemeye çağırıyorum. bir gün yanlarına gelip dursanız bir sohbet etseniz sizin desteğiniz sizin sıcaklığınız onlara yeter.
Not: Türk - İş tüm sendikaları bir gün grev çağrısı yaptı. Bunları tabiki buluşup konuşacaklardır. Umarım olur ve Türkiye üstündeki ölü toprağını atıp hareketlenir. Okuyan herkese sevgiler. Ankara dan canlı yayında ben haber yazarınız Burock.:)

1 yorum:

Şadi Dirim dedi ki...

Fotoğraflar iyi, ben beğendim....